Kalfat kasabamızda yerel ağızda sıkça kullanılan bize özgü kelimelerden bazıları aşağıda listelenmiştir.
Ayen : Erkek arkadaşların birbirlerine hitapları ve arkadaşlık ifadeleri
Ahretlik : Kan kardeşliğinden daha yakın ve ömür boyu arkadaşlık edilebilecek kişi
Argaç : Koyun, Keçi ve sığır yatırılan etrafı çit veya taşlarla çevrili alan.
Asamak : Topallamak
Alaf Alaf : Yüksek ateş, büyük yangın
Amanın Yah : Allah Allah hayret, olurmu öyle şey ,birden şaşırma belirtisi
Ayuç : Ucunda, hemen yanı başında, alt tarafında
Ağıl : Yayla evi, Mal, hayvan konulan kapalı barınak
Aynam : Genç kızların çocuklara veya sevdiklerine söyledikleri bir sevgi sözcüğü
Alçak : Kısa boylu, düşük karakterli anlamı yanında sevgi sözcüğü olarak çocuklara da söylenir
Alma : Elma
Ağula : Evin bahçesi, bir semt, mevkiinin adı
Afur : Ahırda hayvanların saman ve ot yemeleri için oluk şeklinde ve yerden yüksekçe yapılmış ağaçtan yapılı duvara yapışık oluk
Aşurmak : Habersiz almak, acil ve aniden gizli olarak göndermek
Angut : Saf, aptal
Ağda : Katı pekmez
Bıldır :Geçen sene
Bizimki : Evlilerin eşlerinden söz ederken eşini kastetmesi
Bileğ : Bıçak ve tırpanın keskinliğini artıran taş
Bunar : Çeşme, pınar
Becit : Acele, acil
Boyna : Sürekli, Devamlı
Bimafir : Epeyce, Belli bir süre
Beglik : Kabız olmak
Beygir : At
Bigısım : Bir takım , Bazı
Böörmek : Sığır cinsi malın bağırma sesi, dengesiz ve kontrolsüz bağırma
Bişleeç : Ekmek yapmakta ve çevirmekte kullanılan tahtadan yapılmış bir mutfak aleti
Babalım Boynuma : Bir çeşit Yemin,vebalin benim olsun.
Çatmak : Ocağın veya sobanın yakılmaya hazır hale getirilmesi, birisine sataşmak
Cine : Sevgili, konuşulan kişi
Cincelez : Çok zayıf, bir çeşit mantar
Ciren ,(ciggada)Kadar : Zerre kadar, çok küçük
Çitdürme : Oyun oynarken rakiplere üstünlük kurarak onları çokça yormak
Çiten : Ahırda (Damda) buzağılara ayrılan bölmeli alan
Çibil : Yeşillik
Çatlak Helva : Kalfat’ta yapılan bir çeşit helva
Çubulgu : Ağaçlardan kesilmiş dalların en küçükleri
Cılhıyatsuz : Kınama ifadesi , sütü bozuk, kötü huylu
Çıısıma : Nemlenme
Çimsürme : Balık tutmak için otla suyun içinde gurup halinde yapılan av
Çon : Kalça ile diz hizası bacağın arka kısmı
Çönmek : Yere oturmadan çömelmek, bir kaş kişinin birden birinin üzerine atlamaları
Çödürmek : Ayaktan küçük abdestini yapmak, özellikle çocuklar için kullanılır
Çöneşmek : Birden fazla kişinin ani hareketle bir şeye saldırmaları
Çencire : Tencere
Çalgu : Bahçe ve harman avlu gibi yerleri süpürmek için kullanılan bir çeşit süpürge, Her hangi bir müzik aleti
Çıbılgı : Ağaç dallarının budanarak yere düşen en küçük dalları
Çotura :Ağaçtan oyulmuş ve silindir şeklindeki su kabı
Cıvıma : Yılışma, yılışık
Çolak : Sol elini daha güçlü kullanan
Çemkürme : Karşılık verme, itiraz ederek konuşma
Çeresüz : Suratsız
Çepellik : Pislik
Çımpalamak : Bir kabın içine su konulduktan sonra sallanarak temizlenmesi
Dayı : Kayın baba, kayın peder, annenin erkek kardeşi
Dingildek :Devrilecek gibi, eğreti
Dikelme : Karşı gelmek, ayakta durmak
Demüstü : Düz ,toprak çatı
Don : Pantolon, ayaz, Durgun ve soğuk davranan, ayrıca; keçi kılından yapılmış büyük siyah kilim, sergi sermek veya saman çekmek için kağnı yada vb arabalara kurulur.
Dünek : Tavukların barınma yeri
Damgörme : Ahırı temizleme
Dagmaahıl : Ne dediği belli olmayan, oradan buradan konuşan
Deyşura : Şu karşısı, şurası
Depme : Tekme atma, uzun ,derin Bakraç
Depti : Tekme attı
Dengeser : Dengesiz konuşan, patavatsız
Düzünme : Kılık değiştirme, hazırlanma
Denkleştirme : Sağlamak, bulmak, yerine getimek
Emsüz : Beceriksiz, dağınık, kendine bile hayrı olmayan
Elemeşkere : Apaçık, Aşikar, ortada
Ediyle Büdü : Birbirine çok yakışan ve ayrılmayan ikili
Enteri : Kadıların uzunca olan giysisi, entari
Eysiran : Ekmek ederken kullanılan ve hamuru temizlemeye yarayan demirden araç
Eccük : Biraz, az daha
Eşdaa : Biraz daha
Evmek : Acele etmek
Eşim : Arkadaşım, Karı veya kocadan birisi
Emme : Epeyce, amma
Essah mı : Doğru mu
Evsük : Eksik, noksan
Elleme : Dokunma
Evlek : Tarla,arsa ölçme birimi, (10 m.en,40 m boy bir evlektir)
Eyseri : Büyük çivi
Feem : Dikkat
Feemsüz : Dikkatsiz
Felfecir okuma : Çok uyanık, çevrede olup bitenleri titizlikle takip etme
Feyilsiz : Kınama sözü, düşüncesiz
Fışkı : At, eşek ve katır pisliği, hoşlanılmayan isteye verilen kötü cevap
Gavi : Sağlam, sıkı
Garipsime : Özleme, hasret çekme, hayret etmek
Gırıt : Zayıf, çok az yiyen çelimsiz
Gopçitme : At ve eşeğe binerek koşturma
Güveçillenme : Pas tutma, çillenme
Gaylın : Artık
Gayguç : Yassı taş
Gursak : Gövüs kısmı
Gotarma : Bir işi halletme, yemeğin tencereden tabaklara konulma işi
Gaynama : Dövme
Gaygana : Süt, yumurta, yoğurt, tereyağı ve undan yapılan bir çeşit yiyecek
Gabçuk : Fiğ, nohut ve mercimek gibi bitkilerin tanelerinin kabı
Gözgüre : Duvarlardaki eşya koymak için yapılan 30 – 40 cm.lik düzenli oyuk
Gaysaklanma : Bölük pörçük ederek alma, belirsizlik
Güve Geldi : İneklerin çiftleşme zamanları
Güvermek : Bir bebeğin çatlayacak şekilde çok ağlaması, bitkinin yeni yeni filizlenmesi
Güdük : Kuyruğu kısa, kısa Garamgaşak : Çok kötü, paramparça, yıkılmış, perişan
Gavilleşmek : Sözleşmek, kararlaştırmak, anlaşmak
Gıcı : Çam kozası
Gıdı : Koyun ve keçi pisliği, Çene ile boyun arası , gıdını alayım
Gözer : Buğday elemek için harmanda kullanılan bir araç
Göynek : Üste giyilen iç çamaşır, gömlek
Gedük : Çakıl veya duvarda açılan büyükçe delik, yada boşluk, köşebaşı
Gevük : Ağızdaki lokmanın biraz çiğnenmiş hali, bebeklere ağlamaması için şekere batırılarak emilecek hale getirilmiş bir çeşit sorak, bezden emzik
Gerük : Yüksek yerlere çıkmak için kullanılan seyyar merdiven
Gadak : Başı yani tepesi büyükçe kısa çivi, raptiye benzeri
Gaylangaç : Lakayıt, gayri ciddi
Galet : Yanlış
Geyin : Dişi hayvanların dişilik bölgesi
Gökgöz : Mavi göz, yeşile de denir
Gökgörmedik : Görgüsüz, hiçbir şey görmemiş gibi şaşkın
Gömgök : Çok terlemiş veya yemyeşil, olgunlaşmamış
Gökçeki : Kıl veya otla yapılmış top
Gülek : Tahtadan yapılmış yuvarlak kap tereyağı, ağda ve acı yağ konulan kap
Go Geçmek : Dedi kodu etmek
Goyahına : Güya
Hökürmek : Zikir etmek
Hedüklü : İhtiyatlı, tedbirli, temkinli
Harar : Dokuma büyük çuval
Humuksu : Donuk, suratsız, çehresiz.
Hoslak : Solgun donuk yüzlü, sarılığın hakim olduğu bir hastalık
Helke : Bakırdan yapılı su taşıma aracı
Hınkırma : Sesli bir şekilde burun temizleme
Hoşalak : Kaba dağınık, düzensiz, pejmürde
Herene : Bir çeşit dokuma çuval, gece oynan saklambaç benzeri oyun,büyük tencere
Hınımını guyruk : Bir deyim,yani gizliyi şifre ile söyleyiş
İçim Berkti : Ağlamaklı oldum, dayanamayacak duruma geldim neredeyse ağlayacaktım
İliya : Öyle ya,
Irıp : Balık tutmak için voleybol filesine benzer olan bir ağ
Kadimi : Devamlı, sürekli
Karaevlenegil : Karaevliler (Bir Türk Boyu )
Karnı Burnunda : Doğumu çok yakın olan kadın, gebe
Kerkez : Çerkez
Kayınçı : Hanımın (Eşin) erkek kardeşi, hanımının yakın akrabalarına da söylenir
Kezmek : Çözmek
Kerçine : Bir çeşit küçük kap, tencere, Aykırı söz
Kuruluk : Odun tezek gibi yakacakların konulduğu kapalı yer
Kürümek : Ahır veya benzeri yerlerin bir çeşit temizlenmesi
Keellüm hükmünde : Gayri ciddi, hafife alma
Kemçiriyu : Karşılık vermek
Kekremsi : Tatsız, gönül almıyor
Gatıntı : Ayrı ayrı evlerden oluşan koyun sürüsü
Gatık : Bir çeşit peynir, ekmeğin yanında yenilen ikinci yiyecek
Gaşuk : Kaşık
Kepaze : Rezil, perişan
Kumgayır : Çayda balık tutmak için otların yuvarlak yapılarak ve çayın enine göre kaydırılarak yapılan balık tutma işi
Körleme : Yıldırmak, borcunu azaltmak
Kulak Tozu : Kulağın arkası ile kafanın birleştiği yer
Mücef : Zayıf, çelimsiz
Miltan : Gömlek
Muzunnas : Aksi, yaramaz insan,muzır nas
Maraz : Eli yüzü solgun, çok konuşan dedikoducu, alışkanlık yapan
Miyan gavruluyu : İşler yolunda, iş bitmek üzere,romantizm ve cinsellikte kullanılır
Laf satma : Anlatma
Natıkalı : Mantıklı
Nemben : Haberim yok, bilmiyorum
Nebin : Bilemem
Nişan : İşaret
Nikbet : Kötü, pasaklı, kötülük ifadesi
Noksan : Az
Nesibetsüz : Kınama sözü
Nevürsüz : Elinde yüzünde hayır olmayan, nursuz.
Oklaaç : Hamur açmaya yarayan araç
Oğmaç : Bayat ekmeklerin iyice ufalanarak yumurta ve tereyağı ile kavrulması
Oğrun : Gizli
Onarmak : Dövmek, bir şeyi tamir etmek
Otaşı : Özellikle madımaktan yapılan yemek
Öcüt : Bir şeyi geri almak üzere verme, ödünç
Öynük : Çocukların okul gömleği gibi giydikleri gömlek türü
Öğün : Yemek vakti
Öllüğün körü : Paylama ifadesi
Öğölcüme : Kusacak gibi
Ötürek : İshal olmuş hayvan
Önü sıra : Konuşurken veya bir iş yaparken birinin tahriki, önünü alma
Pöstü : Minder
Peklemek : Temizlemek
Peşkir : Mendil, peşkil, çevre
Pırtlattı : Yellendi
Pürü : Çam dallarının uç kısımları yaprakları
Rezlemek : Kilitlemek
Seçimeli : Kınama sözü
Süflü : Bakımsız, kınama sözü
Sitil : Su içme kabı , naştaba, maşrapa
Susak : Lokma, ekmek parçası
Sayhı : sanki
Seyirtme : Koşma, yarışma
Senelmek : Karşı gelmek
Seklem : Sırtta taşınabilecek kadar dolu çuval, torba
Sorutmak : Ayakta durmak
Sergen : Ev ve odalarda eşya ve sahan gibi eşyaları koymak için yapılmış tahtadan ve yerden yüksekçe duvara bitişik raf
Seseberi : Bu tarafa gel
Sürtük : Avare, kendi başına rast gele gezen, kötü kadın
Say mı : Gerçek mi, doğru mu, sahi mi
Silahı düzgün : Yapılı, atletik vücutlu
Sürküç : Ekmek yağlamak için kullanılan ve bezden yapılmış tahta saplı alet
Su dökmek : Küçük abdestini yapmak, çişini yapma
Sıyırgu :Genellikle harmanda samanları bir yere toplamak için tahtadan yapılmış alet
Tabiyat : Ahlak, huy, hal
Tekne :Ekmek hamurunun hazırlandığı, ağaçtan yapılmış kap,dişide karnı geniş olan
Teküllü : Sevgili, yavuklu, tekünlü
Terece : Duvardaki oyuk, gözgüre
Tıltığı Düşürdü : Kendini bıraktı, konsantrasyonu iyice bozuldu
Unculayın : Yani onun gibi, öyle olduğu gibi
Udevilden : Güya Habersiz gibi öylesine, ilgisiz gibi davranan
Ülsiyet : Yapı, karakter
Ündükün : Dün değil önceki gün, evvelki gün
Ümük : Boğaz
Vurgunlu : Gönül verilen sevgili
Yeldürme : Oyunda üstünlük karma ( Med Oyunu gibi)
Yoha : İnce, zayıf, yuka, derin olmayan
Yaslaağaç : Üstünde hamur açılan üstü düz ağaçtan mutfak aleti
Yavuklu : Sevgili, yar, teküllü
Yanıllı : Sırt
Yoon İğne : Yorgan iğnesi gibi büyük dikiş iğnesi
Yalak : Köpeklerin yal (Yemek) yemeleri için tahtadan yapılmış oyuk kabı
Yarenlik : Her zaman sohbet edilebilen kişi, iyi arkadaş
Yaren edelim : Konuşalım, sohbet edelim, muhabbet
Yenileşmek : Hafiflemek, yükten kurtulmak
Yaşmak : Kadın ve kızların baş örtüleri ile ağızlarını de kapatmaları
Yedeğe Almak : Kontrol altına almak
Ya’nıllım : Sırtım
Zahra : Hayvan yiyeceği, saman gibi yiyecekleri
Zartlak : Çok abartan, çok atan ve yalan söyleyen
Zangur zungur : Oradan buradan saçma sapan konuşan